Donnerstag, 12. Juli 2012

Bugün

Yasasaydi iki yasinda olacakti. Bebek. Hem minicik hem kocamandi sanki. Belki yazik oldu,belki de olmadi.

Donnerstag, 5. Juli 2012

Ayaklarinin altindan kayan

Sallanmaya basliyor her sey. Cok hafif. Hissediyorsun. Once yok yok diyorsun. Yok bir sey bana oyle geliyor diyorsun. Sonra onun gozlerine bakiyorsun. O da yok yok sana oyle geliyo desin diye. Bakiyorsun. Hem yok bir sey diyor,hem kaciriyor gozlerini. Gecmiyor ,durmuyor, hep siddetleniyor sallantilar. Artik olduguna eminsin. Durdurmaya calisiyorsun. Ne yapacagini pek te bilemeyerek. Cunku orasi fay hatti filan degil saglam zemin yani,biliyosun eminsin. Ama iste zangir zangir. Cirpinmaya basliyorsun sonunda. Deliler gibi. Can havliyle. Can derdiyle. Yok. Eskisi gibi bakmiyor ki artik gozlerine. Eskisi gibi duymuyor,eskisi gibi gormuyor. Cunku oyle olsa,eskisi gibi olsa. Iyilestirirsin sen onu. Oyle olsa onu iyi etme gucu olur elinde. Iyi edersin. Sonra iste bir gun. Kayiyor. Ayaginin altindan. Zart diye yok oluyor. Kaliyorsun dimdizlak. Havada gibi, boslukta gibi. Unutmussun ki sen ondan once ne yerdin ne icerdin ne konusurdun neye gulerdin neye aglardin. Kalmamis onlar aklinda. Herkes bir anda yasadigin seyin uzmani. Herkes bir anda nasil da iyi biliyor neler hissettigini. Yok iste. Kimse bilmiyor. Parmak izleri gibi her askin ayri acisi var. Biri digerine benzemiyor. Sen bunu ogrendim,artik bu beni acitamaz dedigin anda. Karsinda bir yenisi. Bambaska. Sanki sen hic yasamadin bilmedin ,hayatinda hicbisey gormedin gibi. Cam cerceve giriyorsun icine. Sahdamarini soyle bir yokluyor. Kimle dansettigini bir ince hatirlatiyor sana. Sonra mi. Sonrasi once bir gaz bir toz bulutu. Her yer her yerde. Kalbinde. Dengeler yerle bir. Inandigin seyler guvendigin kisiler hayatin... Durduklari raflardan alasagi edip eline veriyo sanki. Goz gozu gormuyor. Gozun hicbir seyi goremiyor.

Mittwoch, 4. Juli 2012

Bir insani sevmekle degil guvenmekle basliyor her sey. Ama guvenmek gun gelip en pisman oldugun seylerden birine donusebiliyor. E guvenince de olmuyo guvenmeyince de. Napicaz olm biz. Mal miyiz. Guvenip aptal durumuna dusmekle guvenmeyip paranoyak olmak disinda baska sansimiz yok mu. Bir de burada guven tabi oyle aldatma olayiyla alakali bir guven degil. Guvenmek yani,inanmak bir insana,sen yapamadiginda bir seyi,onun senin icin yapacagini bilmek mesela veya ne yaparsa yapsin arkasinda duracak kadar inanmak.  Cok acayip dusunceler icindeyim.

Samstag, 23. Juni 2012

Ne korkunc sey sevmek

Gecen gun suskunlar dizisinde soyle dedi adamin biri; "birini seviyosan guveniceksin, kotu bisey bile yapsa guveniceksin,diyceksin ki; yaptiysa baska caresi kalmamistir". Uc gundur bunu dusunuyorum. Ne korkunc bir sey sevmek. Basindan sonuna cesaret ve bilgelik sanki. İnsan tum kizginliklarini ,kirginliklarini ,hayalkirikliklarini koyup cebine,hala o insana "gel" diyebiliyor,"yeter ki gel". O an gelip sana ne soylese inanicaksin biliyorsun. Mutlaka diyorsun bir sebebi var bi aciklamasi, cunku o senin hayatim, gelecegim dedigin insan. Vardir mutlaka onun aklinda senin de anlayacagin bir sey. Unuttun mu bu yuzden seviyorsun sen onu. Bu yuzden ne dese inanirsin gozun kapali. Seni artik sevmiyorsa bile,canini acitmadan cikar hayatindan o. Olmasi gerektigi gibi. Biliyorsa artik yaninda olamayacagini, umutlan istemez,daha fazla uzul istemez zaten. Oyle olur degil mi? Birini sevince... Ha ote yandan tabi ki cenesini kirmak suretiyle dislerini agzina dokmek, ensesinden iceri bir kavanoz hamambocegi dokmek veya kafasini fare dolu bir kutuya sokmak isteyebilir insan. İnsanoglu boyle bir varlik sonucta, surprizlerle dolu...

Donnerstag, 21. Juni 2012

Yazik tabi

En yakin arkadaslarinin da bir kafa utuletme limiti var tabisi. Onlar da hakli onlar da sikilmasin. Seker de yiyebilsinler.

Mittwoch, 20. Juni 2012

Yara ve bicak ve bicak yarasi ve yara bicagi

"hem bicak hem yara sensin" diyor ya sarkida.  Ne de guzel diyor onu diymi.  Cunku simdi insan boyle bazen ikiye bolunuyo gibi olmuyor mu.  Hani boyle bir tarafa gidesin ama obur tarafa da gidesin geliyo, beyninin sag lobu bir yana sol lobu bir yana cekistiriyo sanki. Ya da biri kalbin oluyo felan fistan.  Iste o an oyle bir bicak ama oyle de bir yarali oluyorsun ki iste, yarani unutuyorsun sanirim. Garip bir bicimde, belki de bicagi o kadar somut elinde hissettigin icin( e cunku yara kaniyo,ispatin bilene var), o gucu tatmanin verdigi egoyla, yarayi gormuyorsun resmen. Gibi bisiyler oluyo. Sonra gibi bisiylerden sonra boyle bir beyaz isik bir aydinlanma donemi geliyo sanirim. Hssktr lan diyosun. (Evet kufur icimizde serbest,ama sadece icimizde. ) Sonra ne diyoduk.  Heh.  Boyle bi realize etme donemi basliyor olabilir. Bence.  Ama iste baslarda, insan ne yapip ediyor,hakli cikariyor kendini. Buluyor kendini ikna edicek bir sebep,dayandiracak bir gerekce. E cig sut emmis diye tabir edilen,pis,midesiz,vicdani yoksun bir organizmadan bahsediyoruz burda neticede. Kendimizden.  Vay canina.  Sarkinin iki satirina soylenecek amma lafim varmis. Biriktirdim tabi ne zamandir.  Olucak haliyle hafif bir ishal. Yazma ishali gibisimden bisiy.  Ama sarki da fenaymis. 
Sevmeyene karınca yük, sevene filler karınca; dağı bile taşır insan aşık olup, inanınca...[Şems-i Tebrizi] Bak hele bak. Sair burada neleeeer neler anlatmak istiyor kimbilir dimi. Onu da ben bilirim tabi. Bilmesem koyar miyim oraya. Koymam.

Istemiyorum bilmek

Insan boyle, her seyden sonra o olaydan bir ders cikarmak zorundaymis gibi hissediyo ve cok afilli cumleler kurmaya calisiyor ya iste bence cok gerizekali o insan. Yea bi birak bi sal arkadasim. Evet trilyarlarca insan yasadi dunya uzerinde ve o seyi senden once kimse dusunemedi mi sanki. Yok yani hobi olarak yine yap,yine dusun. Ama bilmis bilmis atip tutmaya gerek yok bi yerde. Hayatin sirrini buldum evrekaaaaa diye. Haksiz miyim. Hakliyim. Tabi ki de hakliyim,buralar boyle komple benim neticede. 

Kendime wake up call

Sevgili kendim :) Belki artik kafani kaldirmak istersin diye dusundum.  Bu bir gunluk sonucta. Kendime yazmayi unutmusum,hatirlamam lazim.  Biri okusun diye degil kendi yazdiklarimi okurken kendim duyayim diye.  Acayip çok aklim var cunku benim. :) Her konuya herkese bir onerim var benim.  Kendime niye olmasin,neden.. Kesin o da var biyerlerde. Ama dinlemedim ne zamandir. Artik dinleyecegim.  Boyle askli iliskili yazinca da ergen bunalimi gibi oluyo,daha kendim okurken bile. Nasi yapsak ki Aa leblebi yedim bugun ben.  Cok leblebi. Bayaa bi boyle. Ozlemisim iyi geldi,beyaz leblebi kadar guzel bisiy var mi yaa. Yazik ediyoruz o cerez tabaginda hep sona birakiyoruz. Yemin ederim bir gun o cerez tabaginin dibinde birakilan beyaz leblebiler intikam alicak olurlarsa cok pis babalara geliriz olm. Ayrimcilik yapmayin. 

Boylece dursun

Bu boyle cizgi cekme postasiymis megersem

Freitag, 23. Dezember 2011

İyi ki doğdun aşk

Doğmuşsun bugün.
Tam 27 yıl önce bugün.
Hayatıma gireceğini bilmeden,hayatına gireceğimi bilmeden...
Ben bir gün beni tanrıya inandırabilecek kadar mükemmel bir ruh eşinin varolabileceğinden habersizken.
Öyle özel öyle güzel bir şekilde girdin ki ,taşlar bir bir yerine oturdu derler ya, aynen öyle oldu sanki.
Nasıldın doğdugunda bilmiyorum ama ben seni bulduğumda artık oydun.
O kişiydin.
Hayatımda olması gereken, hayatımı paylaşmam gereken kişi.
Artık hayatımı sen olmadan devam ettirmeyi düşünemiyorum bile.
Her şey olmadan yaşarım da sanki sen olmadan ayakta duramam.
Su gibi ihtiyaçsın artık bana, ekmek gibi.
Kollarında dalamadığım her uyku haram gibi.

Samstag, 12. März 2011

Dear G.




You're perfect.

I just can't control myself,
I can't be with no one else,
it seems I'm addicted to the way you like to touch me
I don't think they understand,
why I love at your command,
from the words you speak,
so deep our bodies meet I had to have you,


I love you, you're perfect,
a manifestation of my dreams,
you make my body feel,
about a million different things

I think God made you for me,
a mix of passion and fidelity,
baby you're so complete,
I write this song to let you know,
that you will always be to me
my lust, my love, my man, my child, my friend, and my king


I love you, you're perfect,
a manifestation of my dreams,
you make my body feel,
about a million different things
there's no way I'd leave you, it's just not a reality,
sometimes I feel like I'm living in a fantasy.

Freitag, 11. März 2011

16 Ağustos 2010 - C



A new beginning a new chapter of my life
Started the day when I thought it could be my last
My eyes where wide shut but I hadn't given up
Just thought I'd be walking the world alone

Out of the blue there I met you
Showed me a life I can't see without you and there's just no way
That I can fight these emotions your energy running through me
Nobody can renew me like you
Out of the blue
Can this be true?

Family and friends they were my life I wasn't one for butterflies
But you give me love that I can't disguise
There will be times when we're apart I want you to know you're in my heart
Growing into a beautiful garden

No emotions my whole body felt like ice
Needed to feel that the sun would shine my way
My world had turned to dust but I had my faith and trust
Just thought I'd be walking the world alone

Family and friends they were my life I wasn't one for butterflies
But you give me love that I can't disguise
There will be times when we're apart I want you to know you're in my heart
Growing into a beautiful garden

Out of the blue
There I met you
I can't believe that this happened so soon
And there's just no way that I can fight these emotions
Your energy running through me...

Out of the blue - Delta Goodrem

22 Eylül 2010 - C

115
Sana önceden yazdığım dizeler yalan söylüyordu;
Seni bundan daha çok sevemem diyenler hani;
Ama o zamanlar aklım bir türlü almıyordu,
İçimdeki alevin daha da parlak yanabileceğini.
Oysa zaman, kralların fermanını bile değiştirir,
Yeminler arasına girer, milyonlarca oyunuyla,
Kutsal güzelliği karartır, sivri niyetleri köreltir;
Nice dik başları değişimin çarkına uydurur sonunda;
Heyhat! Ben de zaman denen zorbanın korkusuyla,
'En çok şimdi seviyorum seni,' diyemez miyim;
Aşkımdan kuşku duymadığım, en emin olduğumda,
Geleceği unutup, o güne taç giydiremez miyim.
Aşk bir bebek olduğuna göre,
hayır, bunu diyemem,
Büyümesini sürdüren şeyi,
büyümüş gibi göremem.

Shakespeare

12 Aralık 2010 - G

sevmek, sahip olmakmış
bunu sen varken anladım
sevmek, ait olmakmış
bunu seninle yaşadım
ne olur bakma öyle
ne olur uzak durma
ben yüreğimi seninle ısıtıyorum
ayrılık ölüm gibi
sakın gelmesin aklına
yaşadığım her an senin
düşler, düşünceler ve gerçeklerim
kör kuyularda uyandığım gecelerde
aklımda sen ve senin o silinmeyen izlerin
ne olur bakma bana öyle
ne olur uzak durma
ben yüreğimi seninle ısıtıyorum
ayrılık ölüm gibi
sakın gelmesin aklına
sözler belki yeterince anlatamadı beni
ama gözlerimle hiç yalan söylemedim ki
aşkım ve ben gurura yenik düşsek de
bu adam seni öylesine seviyor ki
ne olur bakma bana öyle
ne olur uzak durma
ben yüreğimi seninle ısıtıyorum
ayrılık ölüm gibi
sakın gelmesin aklına

30 Kasım 2010 - G

Tanrı istediğimizi değil, ihtiyacımız olan insanları verir bize. Bize yardım etmeleri için, bizi incitmeleri için, bizi terk etmeleri için, bizi sevmeleri için ve bizi olması gereken insana dönüştürmeleri için verir...

12 Aralık 2010 - G

ömrüm seni sevmekle nihayet bulacaktır
yalnız senin aşkın ile ruhum solacaktır.
son darbe-i kalbim yine ismin olacaktır
yalnız senin aşkın ile ruhum solacaktır.

Donnerstag, 18. März 2010

Oh Yes

there are worse things than
being alone
but it often takes decades
to realize this
and most often
when you do
it's too late
and there's nothing worse
than
too late.


C.Bukowski

Donnerstag, 18. Februar 2010

Kırılır mısın dokunsam, dedi.
Donmadım sadece üşüdüm, dedim.
Isıtır mısın, dedim.
Sıcak değilim sadece üşümüyorum, dedi.

Sonntag, 25. Oktober 2009

the genius of the crowd

there is enough treachery, hatred violence absurdity in the average
human being to supply any given army on any given day

and the best at murder are those who preach against it
and the best at hate are those who preach love
and the best at war finally are those who preach peace

those who preach god, need god
those who preach peace do not have peace
those who preach peace do not have love

beware the preachers
beware the knowers
beware those who are always reading books
beware those who either detest poverty
or are proud of it
beware those quick to praise
for they need praise in return
beware those who are quick to censor
they are afraid of what they do not know
beware those who seek constant crowds for
they are nothing alone
beware the average man the average woman
beware their love, their love is average
seeks average

but there is genius in their hatred
there is enough genius in their hatred to kill you
to kill anybody
not wanting solitude
not understanding solitude
they will attempt to destroy anything
that differs from their own
not being able to create art
they will not understand art
they will consider their failure as creators
only as a failure of the world
not being able to love fully
they will believe your love incomplete
and then they will hate you
and their hatred will be perfect

like a shining diamond
like a knife
like a mountain
like a tiger
like hemlock

their finest art

Sonntag, 11. Oktober 2009

come along it is the break of day
surely now, you'll have some things to say
it's not the time for telling tales on me

so come along, it wont be long
'til we return happy
shut your eyes, there are no lies
in this world we call sleep
let's desert this day of hurt
tomorrow we'll be free

let's not fight i'm tired can't we just sleep tonight
don't turn away it's just there's nothing left here to say
turn around i know we're lost but soon we'll be found

well it's been rough but we'll be just fine
work it out yeah we'll survive
you mustn't let a few bad times dictate

so come along, it wont be long
'til we return happy
shut your eyes, there are no lies
in this world we call sleep
let's desert this day of work
tomorrow we'll be free

let's not fight i'm tired can't we just sleep tonight
don't turn away it's just there's nothing left here to say
turn around i know we're lost but soon we'll be found

Donnerstag, 23. April 2009

Buluşmak Üzere

Diyelim yağmura tutuldun bir gün
Bardaktan boşanırcasına yağıyor mübarek
Öbür yanda güneş kendi keyfinde
Ne de olsa yaz yağmuru
Pırıl pırıl düşüyor damlalar
Eteklerin uça uça bir koşudur kopardın
Dar attın kendini karşı evin sundurmasına
İşte o evin kapısında bulacaksın beni
Diyelim için çekti bir sabah vakti
Erkenceden denize gireyim dedin
Kulaç attıkça sen
Patiska çarşaflar gibi yırtılıyor su ortadan
Ege denizi bu efendi deniz
Seslenmiyor
Derken bi de dibe dalayım diyorsun
İçine doğdu belki de
İşte çil çil koşuşan balıklar
Lapinalar gümüşler var ya
Eylim eylim salınan yosunlar
Onların arasında bulacaksın beni
Diyelim sapına kadar şair bir herif çıkmış ortaya
Çakmak çakmak gözleri
Meydan ya Taksim ya Beyazıt meydanı
Herkes orda sen de ordasın
Herif bizden söz ediyor bu ülkenin çocuklarından
Yürüyelim arkadaşlar diyor yürüyelim
Özgürlüğe mutluluğa doğru
Her işin başında sevgi diyor
Gözlerin yağmurdan sonra yaprakların yeşili
Bi de başını çeviriyorsun ki
Yanında ben varım

CAN YÜCEL

Denizi Özleyenler İçin

Gemiler geçer rüyalarımda,
Allı pullu gemiler, damların üzerinden;
Ben zavallı,
Ben yıllardır denize hasret,
Bakar ağlarım.

Hatırlarım ilk görüşümü dünyayı,
Bir midye kabuğunun aralığından:
Suların yeşili, göklerin mavisi,
Lapinaların en harelisi...
Hala tuzlu akar kanım
İstiridyenin kestiği yerden.

Neydi o deli gibi gidişimiz,
Bembeyaz köpüklerle, açıklara!
Köpükler ki fena kalpli değil,
Köpükler ki dudaklara benzer;
Köpükler ki insanlarla
Zinaları ayıp değil.

Gemiler geçer rüyalarımda,
Allı pullu gemiler, damların üzerinden;
Ben zavallı,
Ben yıllardır denize hasret.

Orhan Veli Kanık

Mittwoch, 22. April 2009

Bluebird

there's a bluebird in my heart that wants to get out

but I'm too tough for him,I say, stay in there, I'm not goingto let anybody seeyou.
there's a bluebird in my heart that wants to get out

but I pur whiskey on him and inhale cigarette smoke

and the whores and the bartendersand the grocery clerksnever know thathe'sin there.
there's a bluebird in my heart that wants to get out

but I'm too tough for him,I say,stay down, do you want to mess me up?you want to screw up the works?you want to blow my book sales in Europe?
there's a bluebird in my heart that wants to get out

but I'm too clever, I only let him outat night sometimeswhen everybody's asleep.

I say, I know that you're there,so don't be sad.

then I put him back,but he's singing a littlein there, I haven't quite let him die and we sleep together like that with oursecret pact

and it's nice enough to make a man weep,

but I don't weep, do you?

Bukowski

Freitag, 17. April 2009

Bazen Nev

Hatırlıyor musun kim olduğunu
Hala hissedebiliyor musun
Ne zamandır farkında mısın yokluğunun
Arasan bulur musun kaybolduğun yerleri

Gündüzün geçtiğini farketmedin bile
Anılar sinemasından bir bilet almışsın bu gece
Ömrün küsmek ve pişmanlıkla geçip gidiyor
Bak hala aynı soruyu soruyorsun kendine

Bazen kendi gölgene basar sendelersin ıssız sokaklarda
Bir karayel eser üşütür yalnızlığını yüzüne vurur
Çıkar gelir pişmanlıklar en zayıf anında
Boğazında yıllanır bir düğüm
Umrunda mı zamanın senin küskünlüğün

İçin öyle sıkılır kimse bilmez neyin var sen bile
Olup bitenleri seyredersin öylece
Yalnızsındır kalabalıklar içinde kim daha iyi bilir ki
Bir ses vardır çözer herşeyi yasaktır duyamazsın

Bazen kendi gölgene basar sendelersin ıssız sokaklarda
Bir karayel eser üşütür yalnızlığını yüzüne vurur
Çıkar gelir pişmanlıklar en zayıf anında
Boğazında yıllanır bir düğüm
Bazen

Gündüzün geçtiğini farketmedin bile
Anılar sinemasından bir bilet almışsın bu gece
Ömrün küsmek ve pişmanlıkla geçip gidiyor
Hala aynı soruyu soruyorsun kendine

Bazen kendi gölgene basar sendelersin ıssız sokaklarda
Bir karayel eser üşütür yalnızlığını yüzüne vurur
Çıkar gelir pişmanlıklar en zayıf anında
Bazen

BEN BÖYLEYİM

Üzgünüm acı sözlerim için
Üzgünüm seni kırdığım için
Haklısın bana darılsan bile
Beni terketsen bile
Ne yapayım ben böyleyim

Üzgünüm bütün olanlar için
Üzgünüm mutlu yıllarım için
Aşkımız lekesiz olmalıydı
Şüphesiz olmalıydı
Affedemem ben böyleyim

İster vur ister okşa
İster tut ister yolla
İster sev ister zorla
Ben böyleyim

Söz: Ümit Aksu

....

Yığınla cam kırığı ağzımda
Konuşsam paramparça olucam sanki

Yine koca bir hayalkırıklığı çıktı bana buradan
Güle güle kullanırım artık
Ne zaman birine yine inanmam gerekse
Çıkarır koyarım ortaya

Mittwoch, 15. April 2009

GİTMEK ZAMANI



Gitmek zamanı,
Geldiğim gibi suskun ve sessizce.
Oysa ağaçları söker sandığım fırtınalarım,
Bir yaprağı bile oynatamadı.
Kelimeler tıkanıverdi,
Hikaye yarım kaldı.
Anlatılamadı.
Gitmek zamanı,
Yavaştan bavullar hazırlanmalı.
Kırık sevdam,
Bir köşesine özenle konmalı,
Ve öylece tozlanmalı.
Gitmek zamanı,
Bir bahar ikindisi ölmek için.
Belirsiz bir yerde ansızın.
İnceden bir sızı gelmeli,
Tüm yüreğimi kaplamalı.
Seni düşünmeliyim o an.
Nerdesin,kimlerlesin?
Ama bilmemeliyim.
Sende bilmemelisin.
Yüreğimin neresindesin?
Yüreğinin neresindeyim?

Faruk Tekin
YÜRÜMEK...

yürümek;
yürümeyenleri arkasında boş sokaklar gibi bırakarak,
havaları boydan boya yarıp ikiye
karanlığın gözüne bakarak yürümek..
yürümek;
dost omuzbaşlarını omuzlarının yanında duyup,
kelleni orta yere
yüreğini yumruklarının içine koyup yürümek ..
yürümek;

yolunda pusuya yattıklarını,
arkadan çelme attıklarını bilerek yürümek ..
yürümek;
yürekten gülerekten yürümek ...

NAZIM HİKMET

1

Ne zamandır yazmak istiyordum,
bir türlü gelmedi kelimeler
Belki hiç gelmezler dedim...

Aslında gelmediler de hala...Ama paylaşmak istiyorum kendim yazmasamda bazı şeyleri...
En azından onları buraya yazayım değil mi...

İlk girdi "Kendime"ydi ikinci Canan'a olsun mesela.
Dün çok ihtiyacım oldugu bir anda geldi, ne iyi etti de geldi...
Konusmayı özlemişim yargılanmadan,sansürlemeden söyleyeceklerimi :)



DOSTLUK

Biz haber etmeden haberimizi alırsın,
yedi yıllık yoldan kuş kanadıyla gelirsin.


Gözümüzün dilinden anlar,
elimizin sırrını bilirsin.


Namuslu bir kitap gibi güler,
alnımızın terini silersin.


O gider, bu gider, şu gider,
dostluk, sen yanı başımızda kalırsın


Nazım Hikmet